Çökünce artık kaşlarına bir kırk yılı kışın,
Derin derin çukurlar açar o güzel çehre:
Sonra gençken giydiklerine değişir bakışın,
Günahın, sendeler tutunur soysuz bir değere.
O zaman sorarlar: ‘Nerde o güzelliğin dupduru,
El üstünde tutuğun günler nerede ışıldar?’
De ki:‘Kendi içine çöktü gözümün çukuru
Lüzumsuzca bir övgüdür, duyduğum bütün ar;
Güzel olabildiğincedir yapılan iltifat.’
Cevaplarsın:'Çocuğumdur adillerin adili,
Bahanemi kabul görüp eder bana hep dikkat. '
Güzelliğini benden almasıdır buna delili!
Yineler o her eskidiğinde dört yanını,
Soğuğu duyunca görürsün o ılık kanını.